22 Nisan 2014 Salı

seneler geçti...

Hayır anlayamadığım bir nokta var. Neden senelerce sevdiğin birisinin hataları gittikçe daha çok göze batar ki. Hem sen kendini kusursuz mu sanırsın. Şahsen ben sanıyorum. Bence doğru, kusurlarım varsada göze batmadığı bi gerçek. Zaman geçtikçe her şeyden daha çok kopuyosunuz. Nasıl desem, bir ilişkiye başladığınız zamanla bitirdiğiniz zaman arasında ki kişiler çok değişiyor. İlişkinin başında ahkâm kesen siz oluyosunuz sonra gittikçe bakıyosunuz ki pufff bütün itibarınız uçmuş gitmiş. En son onun dediklerinde birleşiyosunuz. Belkide artık tartışmaktan yorulup he deyip geçiyosunuz. Bazen kendimi " o buraya gelecek arkadaşım. Köpppppek gibi yalvaracak bana. " dedikten 10 dakika sonra " of kanka ne yazsam yaaaa. " derken buluyorum. Bana göre bu sevmek oluyor. Ama karşınızda ki insan göre değişir. Eninde sonunda mesaj atıp barışmak isteyen taraf hep sizseniz o ilişkiye bi son vermek gerekiyor bence. Karşınızda ki insana verdiğiniz değerin size verilmediğini anladığınız o an dünya tepenize yıkılıyormuş gibi oluyor.  Aslında asıl mesele ilk ayrılıktan ibaret. İlk ayrılıkta salya sümük ne varsa döküyosunuz. İkincisinde biraz ağlayıp mesaj atma kararı alıyosunuz. Üç dört beş derken amaaan elbet barışırız lafları söyleniyor. Artık cıvığı çıktığında da bi bakıyosunuz hiç bi duygu hissedemiyosunuz. Ne barışın istiyosunuz ne de ayrılın istiyosunuz. En iyisi aşık olmayın. Feminist  olun. Erkeklerin canı cehenneme pankartları alıp taksim meydanlarında eylemler yapın. Sevgilerleee 😞

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder